1 Ağustos 2014 Cuma

Gezi

Dün havaların da güzel olması ve deniz sevdamız sebebiyle okyanus sahiline gitmek üzere yola çıktık. Evden erken çıkma planlarımız tabii ki gerçekleşmedi ve öğleden sonra çıktığımız yolda önce bir spor mağazasında durup birkaç gerekli eşya alıp ardından bir markette tuvalet molası verip çıkolata aldık. Neden çikolata alıp yedik bilmiyorum :) 

Sonra yola koyulduk. Trafikte birkaç sıkışık bölge sonrasında sahil şehrine ulaştık ve tuvalet molasına gerek oldu. Tabelalarda tuvalet işaretlerini takip ede ede ilerledik fakat ortada tuvaletten eser yok! Ara ara yok kardeşim. Neyse ilerde dükkanlar marketler vesaire görüp orada girelim dedik tuvalete. Tuvalet ihtiyacını hallettikten sonra -ki yarım saatte bir hacet oluyor artık hanımefendi için :)- karnımız açıktı. Başka yere gitmeye üşendik bir de ucuz diye Mcdonaldsa girdik. Güzel de kokuyordu şerefsiz. Tam kapısından girecektik ki dışarda duran camları açık arabadan dev gibi bir köpek neredeyse camdan dışarı fırlarcasına HÖRR GÖRR HÖRR diye havlamasın mı!? Vallahi şoka girdik desem yeridirç Gözde çığlık attı ben de ne olduğunu anlayamadım kaldım yerimde. Sonra neyse güldük geçtik içeri girdik. İçerde de köpeğin sahibi varmış güle güle konuşuyor neyse konuştuk ettik tamam geçti yemek alıcaz.
Sipariş vericez geldik kasaya, Gözde tavuklu sandviç istedi. 2 tane seçenek var galiba biri klasik tavuklu bir de başka birşey. Menüde sadece başka birşey var. Gözde onu söyledi ama kasadaki kadın gürültüden falan olacak anlayamadı diğerini yazdı. Sinirleri biraz uzun yolculuk ve biraz daha fazlaca da köpek ile gerilmiş olan Gözdecik burda kadına saydırmaya başladı. Önce sinir harbine girdiğini anlayamadım ama girmiş çünkü dudakları falan titriyordu. Neyse ben araya girip siparişi düzelttim hallettik içecek alıp oturdukç Ama sinirler bozuldu bir kere. Gözde arabaya gitmek istedi ben de arkadan yemekleri alıp gittim.
Arabada biraz asabiyet ardından yemeklerimizi yiyip rahatladık ve lanet olası umumi tuvaletleri bulmak için yola çıktık. Yarım saat içinde lazım olacak çünkü o tuvaletler.
Neyse efendim bulduk tuvaletleri. Ne tabela var ne bişey öyle gizlenmiş bir köşede. Burdan sahile arabayı parkedip eşyaları yüklendik indik kumsala. Ama o da ne? Böyle bir soğuk görülmemiş! Evde hava 35 derece iken burada 15 derece falan! Ve buz gibi rüzgar esiyor. Vallahi geçen geldiğimizde böyle değildi! Donuyoruz resmen ama pes etmedik. Diktik şemsiyemizi, açtık havluları, çıkardık kıyafetleri. Altta mayolar var tabii hazırız yüzücez falan hesapta. Yer mi tabii denize yaklaşmadık bile. Bikaç saat güneşlenmek için yayıldık kumlara.
Fakat birkaç saat durmak ne mümkün!? En fazla yarım saat kaldık sanırım belki 1 saat durmuşuzdur. Burunlarımız aka aka ve gözlerimize ağzımıza kumlar kaça kaça (bu sadece Gözde'ye oldu) ve Gözdenin bu kumlar dolayısı ile ikinci bir sinirsel harbe başlamasının ardından kalkıp arabaya gittik. Araba bizi biraz rahatlattı. Birşeyler daha yedik arabada. Ben arka koltukta çocuk koltuğunun bağlanması için gereken parçaları bulup ortaya çıkardım.
Neyse en sonunda umumi tuvaletlere uğrayıp dönüş yoluna koyulduk. Eve yaklaşınca tekrar acıktık. Durduk bizim Asya marketinde. Çok seviyorum burayı. Bir balık reyonu var anlata anlata bitiremem. Balık almadık ama başka şeyler aldık ne aldık unuttum şimdi. Ha fasülye falan aldık. Neyse eve döndüük. Kumlardan arınıp birşeyler atıştırıp yattık.

Böyle de bir günümüz geçti :) 1.5 saatlik yol maceralı bir seyahat oldu sanki. Bir daha tövbe!! Şaka şaka gidelim gene gezmeye :)

Not : Karımı çok seviyorum...